Antalya Barosu avukatlara yönelik şiddeti protesto etti.
Antalya Baro Başkanı Hüseyin Geçilmez, Antalya Adliyesi bahçesinde gerçekleştirdiği 24 saatlik oturma eyleminin ardından yaptığı basın açıklamasında, Denizli Barosu önceki dönem başkanlarından, avukat Erdal Çam’ın 6 gün önce daha evvel davasına baktığı müvekkili tarafından sadece mesleki faaliyeti nedeniyle öldürüldüğünü anımsattı.
Geçtiğimiz yıl yaşadıkları saldırılar sonucu avukat Servet Bakırtaş ve avukat Ersin Arslan’ın öldürüldüğünü, Avukat Asilcan Tuzcu’nun ise gözünü kaybettiğini hatırlatan Geçilmez, şöyle konuştu:
“Daha dün Nevşehir Barosu önceki başkanlarımızdan avukat Mustafa Necmi Öncül, müvekkilinin davalı olduğu iki kişi tarafından darbedildi. Maalesef saydığımız bu yaşam hakkına dönük ve can yakıcı vakalar artık her gün ve yaşamın her alanında sistematik halde yaşanılan avukata yönelik şiddetin çok az sayıda örneğidir. Avukatlar, her geçen yıl daha fazla oranda öldürme, yaralama, tehdit, hakaret gibi saldırıların mağduru haline geliyor. Bazen sözlü bazen silahlı olan bazen müvekkilden bazen karşı taraftan kaynaklanan ve bazen yaralama bazen ölümle sonuçlanan bu saldırıların değişmeyen ortak bir yönü var. Avukatların yalnızca mesleki faaliyetlerini yerine getirdikleri için bu saldırılarla karşı karşıya kalmaları ve münferitmiş gibi görülen bu saldırıların aynı zamanda avukatlık faaliyetine, savunmaya, dolayısıyla adil yargılanma hakkına ve adaletin tesisine dönük olması.”
Geçilmez, avukatlık mesleği kapsamında gerçekleştirilen faaliyetlerin, niteliği gereği çekişme ve uyuşmazlık içerdiğini bildiklerini, bu nedenle avukata yönelik şiddetin, toplumun genelinde gözlenen şiddet eğiliminden veya diğer profesyonel meslek mensuplarına yönelik şiddetten önemli farklılıklar içerdiğini savundu.
“Özel olarak avukatlara yönelik şiddete ilişkin gerekli adımlar atılarak, önlem alınması elzemdir.” ifadesini kullanan Geçilmez, şunları kaydetti:
“Mesleğimizi yaparken, görevimizi ifa ederken can veriyoruz. Avukat tehdit altındaysa, hak arama özgürlüğü de tehdit altındadır. Bizler dava dosyalarının tarafı değil, vekiliyiz. Vekalet etmek mesleğimizin gereğidir. Biz bu görevi üstlenmezsek; adalet işlemez. Bize saldıranların bile muhtaç oldukları savunma hakkı kullanılamaz. Bizler bu görevi, şu veya bu kişilerin menfaati için değil adil yargılanma hakkının hayata geçirilmesi için yerine getiriyoruz. Acil talebimiz yeni yasama döneminde, Anayasa’nın 98. ve TBMM İçtüzüğü’nün 104. ve 105. maddeleri uyarınca Meclis araştırması açılmalı, konuyla ilgili TBMM araştırma komisyonu kurulmalıdır. Türkiye Barolar Birliğinin Adalet Bakanlığına sunduğu öneriler kapsamında, gerekli düzenlemeler acilen hayata geçirilmelidir.”
Protesto gösterisine çok sayıda avukatın katıldığı görüldü.